BIRAKIP GİTTİN
Bugün her bir şeyden geçesim geldi
Beni sensizliğe bırakıp gittin
Bir yerlere gidip içesim geldi
Beni sensizliğe bırakıp gittin
Ben senin karşında boynumu büktüm
Yalvarıp, yakardım gözyaşı döktüm
Acıdan kıvranıp yerlere çöktüm
Beni sensizliğe bırakıp gittin
Yüzüme el gibi bakıp da gittin
Lav olup içime akıp da gittin
Dünyamı başıma yıkıp da gittin
Beni sensizliğe bırakıp gittin
Yanlış tanımışım ben seni yanlış
Boşunaymış sana tuttuğum alkış
Senden sonra bana dört mevsim de kış
Beni sensizliğe bırakıp gittin
SOLMADAN GİTMEYESİN
Dertlerinle beni inim inim inlettin
Dilerim ettiğini bulmadan gitmeyesin
Giderken bana acı sözlerini dinlettin
Taş kalbine elemler dolmadan gitmeyesin
Tertemiz aşkımızı boş yere karaladın
Bahaneleri nerden buldunsa sıraladın
Beni tam can evimden kalbimden yaraladın
Âhımdan nasibini almadan gitmeyesin
Mum ışığı kadarken bana yıldız göründün
Beni görmediğinde hani çok üzülürdün
Serviler gölgesinde açan güllere döndün
Doğduğuna bin pişman olmadan gitmeyesin
Ben değil ayrılıklar oturur adresimde
Bakıyorum ağlıyor, bak dediğin resim de
Binlerce hazan yaşa her bahar mevsiminde
Gül yüzün yaprak gibi solmadan gitmeyesin
ÇÖZÜM KALMADI
Gitmeyesin diye sana dil döktüm
Daha söylenecek sözüm kalmadı
Ardından ağlayıp boynumu büktüm
Her yolu denedim çözüm kalmadı
Gülüşünle bana sen umut verdin
Ellerimden tutarak sevgilim derdin
Gidecektin; neden kanıma girdin
Sensiz şu dünyada gözüm kalmadı
Hasretin gönlümde dinmeyen sızı
Mevsimlerden sildim baharı, yazı
Nerdesin bahtımın çoban yıldızı
Benim mutlulukta izim kalmadı
Acı duydum sensiz geçen her günden
Kıyamet kopsaydı kopmazdım senden
Cümle âlem seni soruyor benden
Sokağa çıkmaya yüzüm kalmadı
SENİ BENDEN ALDI İSTANBUL
Merak etme gidiyorum buradan
Üstüme geldikçe geldi İstanbul
Geri dönmem yıllar geçse aradan
Derdinle kalbimi deldi İstanbul
Boğazı boynuna kolye diye tak
Saçını rüzgârın eline bırak
Hayata gülerek hep ümitle bak
Sevin artık sana kaldı İstanbul
Gölgesiz dolaş dur sahillerinde
Kendini gör renk renk lalelerinde
Bana hiç yer verme hayallerinde
Gözlerimde çoktan soldu İstanbul
Bana zehir ettin sana bal olsun
Artsın eksilmesin, neşen bol olsun
Yedi tepesi de dümdüz yol olsun
Yaş olup gözüme doldu İstanbul
Ne çabuk değiştin, böyle değildin
Gururunun karşısında eğildin
Beni bu hayattan, gönlünden sildin
Yarınları benden aldı İstanbul
ÖLÜMÜMÜ İZLEDİM
Küllenmeye dönerken içimde yanan ateş
Birden bire mazide gezerken alevlendi
Umutlarımda battı batmaz dediğim güneş
Canım bildiğim bugün başkasıyla evlendi
Duramadım yerimde koşup gittim duyunca
Boşuna beklemişim onu yıllar boyunca
Yad ellerde açacak benim sandığım gonca
Aşkıyla çarpan kalbim acısıyla delindi
Ellerimle yüzümü suçlu gibi gizledim
Allah'ıma yalvarıp O'ndan yardım istedim
Ölümümü sessizce bir köşeden izledim
Dert tohumları bir bir gönlümde filizlendi
Kendimi hastanede buldum günler sonrası
Solumdan çarpmış bana bir gelin arabası
Bu yaralar geçse de geçmez gönül yarası
Ömrüm yalan bir aşkın eleğiyle elendi.
DUR DEMEM SANA
Gitmeyi kafana koymuşsan eğer
Önünde diz çöküp dur demem sana
Bu kadarsa bana verdiğin değer
İnan bundan sonra yâr demem sana
Seni beklemeye razıyım derdin
Her hâlinle bana umutlar verdin
Gözümden süzülüp ruhuma girdin
İçimdeki ateş kor demem sana
Nasıl fark etmedim değişen seni
Yalan sözlerinle aldattın beni
Anlarım gitmenin olsa nedeni
Açtığın yarayı sar demem sana
Gönlümün her yeri hazanla dolsa
Rengim yaprak gibi sararıp solsa
Azrail gelip de kapımı çalsa
Ölüm ayrılıktan zor demem sana
KOLAY DEĞİL UNUTMAK
Sandığın kadar kolay değil seni unutmak
Anıların kuşatmış, sarmış her bir yanımı
Mümkün olmuyor sensiz şu gönlümü avutmak
"Sen" akar damarımdan akıtsam ben kanımı
Yıldızlar adedince yerde olan izlerin
Kulağımdan çıkmıyor bir an bile sözlerin
Seninle görüyorum, gözlerimde gözlerin
Kör kurşunla vur beni duyarsan yalanımı
Denizlerin kumundan daha çoktur kederim
Dilimden hiç düşmeyen isminle ah ederim
Sen bana dönmedikçe gülmeyecek kaderim
Hayalin dolduruyor benim tüm zamanımı
Sanki gönlüme düşer yağmurun her tanesi
İçimde alevlenir ayrılık meşalesi
Böyle mi bitecekti bu aşkın hikâyesi
Sensiz yaşamaktansa Allah alsın canımı
SON ŞANSIN OLABİLİR
Acı sözlerin beni hançerlemekten beter
Yaralı gönlüm bunca çileyi nasıl çeker
Bana yaptığın sana günah olarak yeter
Ah edişim kalbimi sanki yerinden söker
Nedense duymuyorsun vicdanının sesini
Boşuna harcıyorsun sayılı nefesini
Kaç defa niyet ettim, yırtamadım resmini
Anıların çığ gibi her gün üstüme çöker
Oysa benim seninle ne güzel düşüm vardı
Şu karanlık dünyama gülüşlerin doğardı
Beyaza döndü saçım, hasretinle ağardı
Beni yakan ateşin elbet seni de yakar
Bilmiyorum belki de son şansın olabilir
Gönlünden sor nerdeyim, o beni bulabilir
Olup biten her şeyi vuslatın silebilir
Bir gün pişman olursun, gözünden yaşlar akar
YANMA GÖNLÜM
Gerçekleri görmenin zamanı geldi geçti
Seni istemeyenin adını anma gönlüm
O vefasız sevgili yolunu çoktan seçti
Sevmeyi bilmeyenin uğruna yanma gönlüm
Kalbinin her köşesi acılarıyla doldu
Hazan yaprağı gibi rengin sararıp soldu
Senin canım dediğin canına düşman oldu
Kendini aldatıp da sevildim sanma gönlüm
Vazgeç artık sürmekten ona ait izleri
Unutmalısın seni senden eden gözleri
Ne dediyse boş çıktı, yalan çıktı sözleri
Yalancı baharlara bir daha kanma gönlüm
Ne onu düşünde gör ne de hayalini kur
Görmez misin önüne dikti aşılmaz bir sur
Bir karış daha gitme, yanmak üzeresin dur
Solmaya mahkûm gülün dalına konma gönlüm
BENİ BENDEN ETTİN
Beni benden ettin çekip gitmekle
Verdiğin ümidi aldın elimden
Sanki mutlu oldun veda etmekle
Sen mesulsün bu perişan halimden
Ayrılığa sürgün aşka davetin
Ne kadar acıymış tadı gurbetin
Nedir cehennemden farkı hasretin
Teselliyi bekler oldum ölümden
Gözüm açsam anıların vuracak
Seni göremezsem kalbim duracak
Gülsüz bülbül nasıl yuva kuracak
Gülüşlerin gitmez hiç hayalimden
Sabahlara kadar gelmiyor uykum
Gözlerinde bayram ederdi ruhum
Nerdesin ey benim vefasız ahum
Seni silip atamadım gönlümden
SENİN OLSUN İSTANBUL
Aşkın bittiği yerde daha fazla kalamam
Sana bırakıyorum, senin olsun İstanbul
Senin yanında sensiz nefes bile alamam
Sana bırakıyorum, senin olsun İstanbul
Gözlerin aramasın beni sokaklarında
Bekleyen olmayacak seni duraklarında
Ben giderken solacak güller yanaklarında
Sana bırakıyorum, senin olsun İstanbul
Benden kurtuluyorsun, sevinçten gülüp oyna
Yaşadığımız aşkı unut, yaşadık sayma
Kulaklarını tıka, feryatlarımı duyma
Sana bırakıyorum, senin olsun İstanbul
Emellerim, umudum, sendin benim her işim
Sensiz gündüzüm olmaz, doğmaz asla güneşim
Ölüme gitmek gibi İstanbul'dan gidişim
Sana bırakıyorum, senin olsun İstanbul
CAN FEDA SANA
Yalvarıp yakardım fayda etmedi
Beni ateşlerde bırakıp gittin
Seni durdurmaya gücüm yetmedi
Beni ateşlerde bırakıp gittin
Yalan mı söyledin seninim derken
Dünyamı başıma yıktın giderken
Geri dön sevgilim zamanın varken
Beni ateşlerde bırakıp gittin
Bilemezsin nasıl yandı ciğerim
Aşktan söz edilse başım eğerim
Can feda yanında olsa değerim
Beni ateşlerde bırakıp gittin
Perişan hâlimi bilsen ne olur
Gülmeyen yüzüme gülsen ne olur
Sevenine koşup gelsen ne olur
Beni ateşlerde bırakıp gittin
UNUTMAM BEN SENİ
Gece gündüz hep senin yolunu gözlüyorum
Çıkıp gelecekmişsin gibi geliyor bana
Seni tahmininden çok, daha çok özlüyorum
Çıkıp gelecekmişsin gibi geliyor bana
Hayalin hiçbir zaman gözlerimden gitmiyor
Senden ayrı ne yapsam beni mutlu etmiyor
Hasretini çekmeye artık gücüm yetmiyor
Çıkıp gelecekmişsin gibi geliyor bana
Gönlünden başka yok ki kalacak yerim yurdum
Her nefeste ben seni hayallerinden sordum
Gördüğüm kâbusları mecburen hayra yordum
Çıkıp gelecekmişsin gibi geliyor bana
Kendimi unutsam da unutamam ben seni
Sensiz ben yaşayamam anlıyor musun beni
Bir defa olsun dinle vicdanının sesini
Çıkıp gelecekmişsin gibi geliyor bana
ACILARIN RESMİ
Hep ah ile anıyorum ismini
Hasretini tarif etmem imkânsız
Çizemedim acıların resmini
Hasretini tarif etmem imkânsız
Gönlümde açtığın yara çok derin
Nereye gittinse belirsiz yerin
Yakın arkadaşı oldum kederin
Hasretini tarif etmem imkânsız
Senden ayrı nefes almak bile zor
İçimde yaktığın ateş şimdi kor
Başkasından değil, beni benden sor
Hasretini tarif etmem imkânsız
Ayrılığa düştük sürerken sefa
Ölüyorum sensiz her gün bin defa
Hani meleklerde olurdu vefa
Hasretini tarif etmem imkânsız
ELVEDA DİYECEĞİM
Aynı şehirde ayrı yaşamak kolay değil
Hem sana hem bu şehre elveda diyeceğim
Ayrılığın o kadar basit bir olay değil
Hem sana hem bu şehre elveda diyeceğim
Martıları, denizi, her şeyi senin olsun
Şiirlerim, sözlerim rüzgârında savrulsun
Beni düşündüğünde gözlerin yaşla dolsun
Hem sana hem bu şehre elveda diyeceğim
Kız kulesine son kez bakıp da gideceğim
Boğazın sularıyla akıp da gideceğim
Anılara bir kibrit çakıp da gideceğim
Hem sana hem bu şehre elveda diyeceğim
İnanamayacaksın gittiğimi duyunca
Gözlerin arayacak beni ömrün boyunca
Hoşça kal ey gönlümde açmadan solan gonca
Hem sana hem bu şehre elveda diyeceğim
MASKESİZ OLSA YÜZÜN
Zalimlerin zulmünden beter bana yaptığın
Sen acıma duygusu nedir hiç bilmez misin?
Gücüm kalmadı artık yeter bana yaptığın
Derdinle ölürüm desem de gelmez misin?
Hasretinle gönlümü yaraladın derinden
Seni seven kalbimi söküp aldın yerinden
Ne istedin vefasız benim gibi birinden
Ağladığımı görsen gözyaşım silmez misin?
Dağlardan ağır sensiz üstüme çöken hüzün
Sence önemi yok mu bana verdiğin sözün
Melekler kıskanacak maskesiz olsa yüzün
Mazimizdeki gibi yüzüme gülmez misin?
Sen dalımdın, ben senden yere düşen yaprağım
Bağrına basmak için bekler beni toprağım
Dünyalar benim olsa sensiz tütmez ocağım
Bir gün ben sustuğumda sen dile gelmez misin?
SANA DARGIN DEĞİLİM
Dilediğin vakit çıkıp gel bana
Açık kapılarım sana her zaman
Önceden güldüğün gibi gül bana
Açık kapılarım sana her zaman
Ölsem bile seni yine unutmam
Aşkın kor olsa da gönlümden atmam
İnan ki yolundan başka yol tutmam
Açık kapılarım sana her zaman
En büyük yitiktir aşksa kaybolan
Yaş değil gözüme sensin hep dolan
Senden vazgeçtiğim koskoca yalan
Açık kapılarım sana her zaman
Gölgeler inmesin böyle sevgiye
Dünya bile döner aşk diye diye
Bütün olmak varken bölünmek niye
Açık kapılarım sana her zaman
AYRILDIK İŞTE
Sonumuz ayrılık diye kim derdi
İnanmak zor ama ayrıldık işte
Söyle mutluluğa hangimiz erdi
İnanmak zor ama ayrıldık işte
Ettiğimiz sözler kaldı hep lafta
Sen bir taraftasın ben bir tarafta
Daha yaşamadan öldük hayatta
İnanmak zor ama ayrıldık işte
Dik duran başımız eğildi yere
Istırap veriyor geçen her süre
Eriyip gideriz göz göre göre
İnanmak zor ama ayrıldık işte
Bile bile oynuyoruz ateşle
Umutlar batıyor doğan güneşle
Gülemeyiz asla biz bu gidişle
İnanmak zor ama ayrıldık işte
İNADIM İNAT
Biliyorsun beni inadım inat
Aramam diyorsam aramam seni
Bak! Sensiz de devam ediyor hayat
Aramam diyorsam aramam seni
Sözünde durmayan vefasız yarsın
Dünyada bir güzel sanki sen varsın
Zamanla her şeyi sen de anlarsın
Aramam diyorsam aramam seni
Senin niyetin yok mutlu olmaya
İstemem gelme yar gönül almaya
Unutma her çiçek mahkûm solmaya
Aramam diyorsam aramam seni
Mutluluğu kendi elinle ittin
Tertemiz bir aşkı yakıp kül ettin
Sen geleceğini dünde kaybettin
Aramam diyorsam aramam seni
ÖZLEDİM SENİ
Üç ay oldu sen gideli buradan
Anlatamam seni nasıl özledim
Sanki yıllar geçmiş gibi aradan
Anlatamam seni nasıl özledim
Her nefeste anar oldum ismini
Hep kendi sesimde duydum sesini
Gözlerim kapalı çizdim resmini
Anlatamam seni nasıl özledim
Her gece gönlümden kopar bir çığlık
Dertlerime ışık tutar karanlık
Yaşanmadan bilinmez ki ayrılık
Anlatamam seni nasıl özledim
Hasretin yolları dikenli taşlı
Sen gittin gideli gözlerim yaşlı
Doğ artık gönlüme ahu bakışlı
Anlatamam seni nasıl özledim
DİVANE OLDUM
Seninle birlikte gitti şuurum
Ben senin yüzünden divane oldum
Başımı taşlara vurur dururum
Ben senin yüzünden divane oldum
Sen gittin acıyla doldu hayatım
Ne huzurum kaldı ne de rahatım
Biliyorsun sensiz gülmez bu bahtım
Ben senin yüzünden divane oldum
Üstüme dağ gibi çöktü hasretin
Öldürmek mi beni senin niyetin
Benim kadar kimse bilmez kıymetin
Ben senin yüzünden divane oldum
Sen şu gözlerimde sönmez ışıktın
Ansızın karşıma maskenle çıktın
Sözlerinle beni kurşunsuz yıktın
Ben senin yüzünden divane oldum
SENSİZ YAŞAYAMAM
Derdimin dermanı ilacı sensin
Sensiz yaşayamam bunu bilesin
Sen gönül bahçemde yediverensin
Sensiz yaşayamam bunu bilesin
Şu dünyada benim sensin emelim
Sensiz hiçbir işe gitmiyor elim
Razıyım ben, sen olsan da ecelim
Sensiz yaşayamam bunu bilesin
Andıkça anarım dilimde ismin
Baktıkça bakarım elimde resmin
Hayalin benimle nerede cismin
Sensiz yaşayamam bunu bilesin
Yaş dolu gözlerim hep seni arar
Bir fincan kahvenin hatırı kadar
Yanında kıymetim söyle yok mu yar
Sensiz yaşayamam bunu bilesin
Dört mevsim çevremde sanki dört duvar
Hasretinle dünyam zindan gibi dar
Üç günlük ömürde küsecek ne var
Sensiz yaşayamam bunu bilesin
SENİ SEVMEK
Ateşten gömlek giymek demekmiş seni sevmek
Gücüm yetmiyor seni unutmaya sevgilim
Dertlere boyun eğmek demekmiş seni sevmek
Gücüm yetmiyor seni unutmaya sevgilim
Her gün dolaşıyorum Üsküdar sahilinde
Sıcaklığı var hâlâ ellerinin elimde
Bazen türkü bazen de şarkı ismin dilimde
Gücüm yetmiyor seni unutmaya sevgilim
Bana bir başka hüzün çöküyor akşamları
Gözlerim kanlı yaşlar döküyor akşamları
Hasretin yüreğimi söküyor akşamları
Gücüm yetmiyor seni unutmaya sevgilim
Ay düşünce sulara, sular başlar yanmaya
Vurur yine dalgalar gönlümdeki yaraya
Sensiz hüzünler hâkim en güzel manzaraya
Gücüm yetmiyor seni unutmaya sevgilim
HASRETİNLE ERİYORUM
Nerdesin ey vefasız, gül yanaklı sevgilim
Ben senin hasretinden günden güne eririm
Nerdesin ey vefasız, bal dudaklı sevgilim
Ben senin hasretinden günden güne eririm
Hüzünle gelip geçti senden uzakta bahar
Dünyalar benim olsa sensiz ne işe yarar
Kan çanağı gözlerim her yerde seni arar
Ben senin hasretinden günden güne eririm
Tarihe mi karıştı dağlar kadar sevdamız
Hani yâr dönülmezdi, kutsaldı bu davamız
Unuttun mu güzelim neydi bizim duamız
Ben senin hasretinden günden güne eririm
Bağrıma bastım seni canım sevgilim diye
Sevenini ölüme terk edip gitmen niye
Aklım fikrim hep sendin; sensiz döndüm deliye
Ben senin hasretinden günden güne eririm
Istırap vermek midir sence aşkın anlamı
Çekmeye gücüm yetmez senelerce bu gamı
Gel artık gel sevgilim bitmeden aşk zamanı
Ben senin hasretinden günden güne eririm
Yeminim var bir kere zehir olsan içmeye
Razıyım senin için şu dünyadan göçmeye
Her şeye yetse gücüm, yetmez senden geçmeye
Ben senin hasretinden günden güne eririm
Bu şiirlerin her türlü telif hakkı şairin kendisine veya temsilcilerine aittir.
|