Strict Standards: Non-static method mosMainFrame::sessionCookieName() should not be called statically in /www/htdocs/w0088739/besteciler/includes/frontend.php on line 34
Strict Standards: Non-static method hwd_vs_Config::get_instance() should not be called statically in /www/htdocs/w0088739/besteciler/mambots/content/hwd_vs_videocontent.mambot.php on line 52
Strict Standards: Non-static method hwd_vs_Config::get_instance() should not be called statically in /www/htdocs/w0088739/besteciler/components/com_hwdvideoshare/core/template.php on line 24
Deprecated: preg_replace(): The /e modifier is deprecated, use preg_replace_callback instead in /www/htdocs/w0088739/besteciler/includes/phpInputFilter/class.inputfilter.php on line 457
Deprecated: preg_replace(): The /e modifier is deprecated, use preg_replace_callback instead in /www/htdocs/w0088739/besteciler/includes/phpInputFilter/class.inputfilter.php on line 459
Deprecated: Function eregi() is deprecated in /www/htdocs/w0088739/besteciler/mambots/content/mosemailcloak.php on line 72
Deprecated: Function eregi() is deprecated in /www/htdocs/w0088739/besteciler/mambots/content/mosemailcloak.php on line 89
Deprecated: Function eregi() is deprecated in /www/htdocs/w0088739/besteciler/mambots/content/mosemailcloak.php on line 101
Deprecated: Function eregi() is deprecated in /www/htdocs/w0088739/besteciler/mambots/content/mosemailcloak.php on line 120
Deprecated: Function eregi() is deprecated in /www/htdocs/w0088739/besteciler/mambots/content/mosemailcloak.php on line 133
Strict Standards: Non-static method mosHTML::emailCloaking() should not be called statically in /www/htdocs/w0088739/besteciler/mambots/content/mosemailcloak.php on line 136
Strict Standards: Non-static method mosHTML::encoding_converter() should not be called statically in /www/htdocs/w0088739/besteciler/includes/joomla.php on line 2365
Deprecated: Function eregi() is deprecated in /www/htdocs/w0088739/besteciler/mambots/content/mosemailcloak.php on line 133
Yazar Administrator | |
Çarşamba, 20 Haziran 2007 | |
Strict Standards: Non-static method HTML_content::TOC() should not be called statically in /www/htdocs/w0088739/besteciler/components/com_content/content.html.php on line 525 KADER BÖYLEYMİŞ Ölüm acısı gibi acı yok derdim Zulüm acısı daha da betermiş Ayırdılar bizi bir tanem Ne diyelim kader böyleymiş Sahte dünya kimisini güldürür Kimini de yaşar iken öldürür Kopardılar bizi bir tanem Ne diyelim kader böyleymiş Kardayım ayazdayım Dinmiyor acılarım Öldürdüler bizi birtanem Ne diyelim kader böyleymiş PİŞMAN OLDUM Her yanımı acı sardı Yüreğime karlar yağdı Ne talihsiz bahtım vardı Doğduğuma pişman oldum Bu dünyaya düşman oldum Rüzgar kırdı dallarımı Bir gören yok hallarımı Kapattılar yollarımı Doğduğuma pişman oldum Bu Dünyaya düşman oldum Tutmadı hiç dileklerim Boşa gitti emeklerim Azrail gelsin beklerim Doğduğuma pişman oldum Bu dünyaya düşman oldum... NAZARLARDAN KORUSUN Bir gülü sevdim bir de nergisi Tanrım esirgesin her ikimizi Dillere destan bu sevgimizi Yüce Mevlam nazarlardan korusun Kötülükler uzak dursun bizlerden Korkuyorum acı veren sözlerden Sakınalım sevdiğim kem gözlerden Yüce Mevlam nazarlardan korusun Güllük gülistanlık bizim yuvamız Huzur içinde geçer Dünyamız El ele verince dağlar aşarız Yüce Mevlam nazarlardan korusun HUZUR BULMAYA GELDİK Ne ağla ne ağlat nazlı sevdiğim Bu yalan dünyaya gülmeye geldik Izdırap içinde koyma sevdiğim Deryalara kürek salmaya geldik Çileler içinde bırakma beni Ateşlere atıp yakma bu teni Sen beni mutlu et yar bende seni Güllük gülistanlık olmaya geldik Yücelsin sevdamız çıksın semaya Avucumuz açık olsun Mevlaya Güllere sevdalı bülbül olmaya Dikenleri aşıp yolmaya geldik Meçhule götürme giden yolları Huzur ile geçirelim yılları Çiçekten almaz mı arı balları Petekler içine dolmaya geldik İnsanlar dünyaya bir defa gelir Hak yoluna giden doğruyu bilir El ele verince hayat sevilir Yarınlara örnek olmaya geldik... HELAL ETMEYECEĞİM Sende benim bu halime düşte gör Her gün beni hayalde gör düşte gör Ömür boyu yaz olmasın kışta gör Sana hakkımı helal etmeyeceğim Aklından bir an olsun gitmeyeceğim Nasılda mutluyduk biz yıllar önce Sarardık solduk ayrı düşünce Şimdi yaşananlar bize işkence Sana hakkımı helal etmeyeceğim Aklından bir an olsun gitmeyeceğim Soldurdun beni bir yaprak gibi Kuruttun susuz kalmış toprak gibi Yüzüme vurdun acı tokat gibi Sana hakkımı helal etmeyeceğim Aklından bir an olsun gitmeyeceğim UNUTURSUN SEVGİLİM Beni çok sevdiğini Defalarca söylersin Bir gün ayrı düşersek Unutursun sevgilim Unutursun unutursun Bu garip gönlünü Avutursun sevgilim Unutursun sevgili Sen canımın parçası Sensiz olamam dersin Bir gün ayrı düşersek Unutursun sevgilim Unutursun unutursun Bu garip gönlünü Avutursun sevgilim Unutursun sevgilim Sakın darılma bana Sözüm doğrudan yana Kolay değildir ama Unutursun sevgilim... BIRAKTIN BENİ Aylar yıllar geçti haberin gelmez Matemler içinde bıraktın beni Sen gideli zalim hiç yüzüm gülmez Feryatlar içinde bıraktın beni Dert haktan gelirdi bana sen verdin Bizi ancak ölüm ayırır derdin Yalanlarla dolu bir yuva kurdun Ellerin oldun da bıraktın beni Hani güneşindim hani ayındım Kıştan sonra gelen ilk baharındım Servet sevdasına gurbete çıktın Ellerin oldun da bıraktın beni... TANIDIK DİLENCİ Bir köşede garip dilenci gördüm Avcuna üç kuruş koyamadım' ki Gözleri ban çok tanıdık geldi Adın nedir diye soramadım' ki Sarardı yüzü beni görünce Göz göze gelince kaldık öylece Eskiden tanıdık biriydi bence Geçmişi yüzüne vuramadım' ki Saçı sakalı kardan beyazdı Yüzünde yılların izleri vardı Serili mendili öylece kaldı Yakınına dahi varamadım' ki Perişan haldeydi kalktı yerinde Tutmak ister idim sıcak elinden Ardına bakmadan gitti aniden Sarılmak istedim saramadım' ki... GURBET ACISI Ne kadarda zormuş gurbet acısı Ne haberin gelir ne de selamın Bir köz olup yakar beni sancısı Ne haberin gelir ne de selamın ÇÜRÜYORUM BEN Hayat ağacımı kökünden kestin Boşuna su dökme kuruyorum ben Sayende yaşama bak nasıl küstüm Ölüm meleğimi arıyorum ben Unutulmuş ıssız sokak gibiyim Suya özlem duyan toprak gibiyim Dalında kurumuş yaprak gibiyim Suçum neydi sana soruyorum ben Saldın can evime binlerce yara Aklar durur iken giydirdin kara Diri diri soktun beni mezara Şimdi bir köşede çürüyorum ben ... SESİMİ DUYAR MISIN Demet demet umutlar Bıraktım ellerine Mutluluk diyarına Götürüp koyar mısın Masmavi gökyüzünü Sersem gece önüne Oturup yıldızları Benimle sayar mısın Çiçeklerden bir dağ var Bir tanem aramızda Zirvesine çıkarsak Sevgiye doyar mısın... AFFET BENİ Nasıl oldu anlamadım İstemeden kırdım seni Ne olursun ciğer parem Büyüklük yap affet beni Yalvarırım affet beni Ok saplandı tatlı cana Ayrılığın azap bana Selam olsun benden sana Büyüklük yap affet beni Yalvarırım affet beni Sensiz deli divaneyim Perişanım viraneyim Dolanırım pervaneyim Büyüklük yap affet beni Yalvarırım affet beni MAZLUMLAR AĞLAMASIN Bu ne biçim bir yaşam bu zulüm neden niçin ? Yapılan işkenceler yoksa toprak mı için ? Yeter artık ne olur yürekler dağlanmasın Yalvarırım ALLAH 'ım mazlumlar ağlamasın Kan kusun silahları yok edelim derinden Kavurur ciğerleri söker orta yerinden Birlikten kuvvet doğar bir daha yaşanmasın Yalvarırım ALLAH'IM mazlumlar ağlamasın Kanı kan ile değil su ile yıkayalım Aynı ana babadan olduk unutmayalım Bombaların yerine her yerde çiçek açsın Yalvarırım ALLAH'IM mazlumlar ağlamasın... YALAN DÜNYA Anlamadım sanma sakın Yalan dünya yalan Dünya Dostmuş gibi görünüpte Sonra düşman olan Dünya Yüreğimde bir umuttun Ben yeşerttim sen kuruttun Bataklık misali yuttun Dertten derde salan Dünya Açmadan soldurdun gülüm Her geçen gün bana ölüm Kaybettim bulunmaz yolum Gözlerimde solan Dünya Gözünü toprak doyursun Malın mülkün senin olsun Bir gün yerle bir olursun Umudumu çalan Dünya Sana söylerim sözümü Yedin bitirdin özümü Güldürmedin hiç yüzümü Bende hiçten kalan Dünya... HEBA ÖMÜR Derdi gözden atamadım yaş ile Dövülmüştür demir ile taş ile Bıçaklarda kaldım kara kış ile Ne bahar ne yazım olmadı benim Ciğerim kavrulur yanar ağlarım Heba oldu bitti gençlik çağlarım Viran oldu mor sümbüllü bağlarım Yarına umudum olmadı benim Ne çok arzuladım tutmadı dilek Kuru çayda koyun güttürdü felek Ele kavun düştü bana da kelek Bu Dünyada gözüm olmadı benim.. AĞLADIM GÜLÜM Hasretin gönlümü candan yakınca Umudu yarına bağladım gülüm Her yerde önüme resmin çıkınca Coşkun ırmak gibi çağladım gülüm İki gözüm çeşme ağladım gülüm Bir türlü hayalin gitmez gözümden Çılgınca sevmiştim seni özümden Asırlarda geçse dönmem sözümden Coşkun ırmak gibi çağladım gülüm İki gözüm çeşme ağladım gülüm... SENSİZ ÇILDIRACAĞIM Beyaz gelinliğin kefenin oldu Aklımdan çıkmıyor çıldıracağım ALLAH ım affetse günah olmasa Mezarını açıp kaldıracağım Sensiz yaşanmıyor çıldıracağım Bahçemde güllerim açmıyor sensiz Kuşlar kelebekler uçmuyor sensiz İnan bir saniye geçmiyor sensiz Mezarını açıp kaldıracağım Sensiz yaşanmıyor çıldıracağım Feleğin zulmünün esiri oldum Sen gittin ya gülüm bak bende soldum Dertler kambur oldu acıyla doldum Mezarını açıp kaldıracağım Sensiz yaşanmıyor çıldıracağım TALİHSİZ BİRİSİYİM Kederler benim için Sıralara dizilmiş Bu yüzden garip gönlüm Dert içinde ezilmiş Dünya değirmen taşı Ben buğday tanesiyim Durmadan ezilirim Talihsiz birisiyim Bir mum ışığı kadar Aydınlığım olmadı Ölüm meleğim gelip Canımı da almadı Dünya değirmen taşı Ben buğday tanesiyim Durmadan ezilirim Çileli birisiyim HUZUR BULAMAYASIN Bana duyduğun sevgi Sahteymiş geç anladım Mutlu olmak var iken Neden dünyamı yıktın Dilerim sende ben gibi Mesut olamayasın Yaşadığın sürece Huzur bulamayasın Bezdirdin beni candan Öğün bak eserinle Neydi suçum günahım Neden dünyamı yıktın Alay ettin benimle Ne istedin kalbimle Sana son bir kelime Huzur bulamayasın... YALNIZLIK ZULÜM'Ü Akşam olur hüzün çöker içime Yalnızlık ne demek çekenler anlar Nerde eşim dostum çocuk sesleri Yuvasından ayrı düşenler anlar Boğazıma durur ekmeğim aşım Ne mihnetli imiş bu garip başım Bölünüyor uykum korkutur düşüm Sevdiğine hasret çekenler anlar Kurulu düzeni bozmuşsa felek Heba olmuş ise yapılan emek İsyan neye yarar sabretmek gerek Yürekten gözyaşı dökenler anlar Ne gecem bellidir ne de gündüzüm İçim kan ağlarken gülmüyor yüzüm Artık geçmez oldu kimseye sözüm Benim gibi boyun bükenler anlar Meçhule giden yollara düştüm Acımasız zalim kullara düştüm Kendini bilmeyen dillere düştüm Kefenini dünden biçenler anlar Bunca dertler kambur oldu sırtıma Umudum kalmadı artık yarına Kapansa gözlerim dinse fırtına Hayatın yolundan geçenler anlar... ZİFİRİ KARANLIK Zifiri karanlığı tam aştım derken Zindanlara girdim çıkamıyorum Hayatı yeniden sevmek isterken Önümde engel var yıkamıyorum Geçtiğim her yollar dikenli çalı Kimse uzatmadı bir zeytin dalı Hep zehirler yuttum tatmadım balı Yarına umutla bakamıyorum Unutmak istedim ben geçmişimi Gölgem oldu bırakmıyor peşimi Sabredeyim dedim sıktım dişimi Bir türlü yüzlere çıkamıyorum BÜLBÜL VE GÜL Güller çok güzeldir dallar dikenli Gülün haberi yok bülbül figanlı Figan ede ede yanmıştı bağrı Seher vakti ağlama ey garip bülbül Diken çekilmezse güle varılmaz Gariptir bülbülün derdi sorulmaz Güller nazlı olur kolay alınmaz Yüreğini dağlama ey garip bülbül Güllerin dalına şirin tünekler Bülbülün boşuna gider emekler Yuvada yavruların seni bekler Ömrünü bağlama ey garip bülbül Yeter artık garip garip öttüğün Bir derdin üstüne bin dert kattığın Bütün aşıkların bağrını yaktığın Boşuna çağlama ey garip bülbül BİR DÜNYA İSTİYORUM Sevgiyle barış dolu Gelecekten umutlu Bütün insanlar mutlu Bir dünya istiyoruz Bir yaşam istiyoruz Hiç hilesi olmayan Saygı unutulmayan Düzeni bozulmayan Bir dünya istiyoruz Bir yaşam istiyoruz Toklar açı bilecek Ağlayanlar gülecek Hep el ele verecek Bir dünya istiyoruz Bir yaşam istiyoruz NERDESİN SÖYLE Düşümde görsem hayra yorarım Olmasa bile hayal kurarım Her gelen geçene seni sorarım Nerdesin bir tanem söyle nerdesin? Istırap içinde bıraktın gittin Beni öldürmeye yemin' mi ettin Dipsiz kuyulara ardımdan ittin Nerdesin bir tanem söyle nerdesin? Ağustos ayında buz tutar elim Sesini duymazsam söylemez dilim Ağardı saçlarım büküldü belim Nerdesin bir tanem söyle nerdesin? DERMAN OLMAK İSTERDİM Gökyüzünde yıldızları Gündüz Güneş gece Ay 'ı Elimde olsa Dünyayı Önüne sermek isterdim O dermansız derdine Derman olmak isterdim Ağaçlara çiçeklere Yeni doğan bebeklere Dağlar taşlar herkeslere İsmini vermek isterdim O dermansız derdine Derman olmak isterdim Son umudum sabır taşım Şimdi resmin arkadaşım Benim canım can yoldaşım Yerine ölmek isterdim O dermansız derdine Derman olmak isterdim SEVDANIN EN GÜZELİ Sen Gülşenler içinde güllerin en güzeli Uyku girmez gözüme seni gördüm göreli Gönlümün sarayının bir tek sahibi sensin Başkalarına yer yok tapusu yalnız senin Baktığım her yerde hayalini görürüm Sana nazar değmesin ben uğruna ölürüm Gündüzümün güneşi gecemin mehtabısın Tek dileğim Tanrıdan bizi hiç ayırmasın GÜLÜM Gördüğüm ilk anda tutuldum sana Alevler içinde yandım aşkınla Göz göze gelince o bakışına Hayran kalmamak elde mi gülüm Bir seni bir gülü çok sevdim gülüm Beni senden ancak ayırır ölüm Gülüm gülüm gülüm çok sevdim gülüm Gönlüme taht kurdun sahibi sensin Yuvamın nadide tek çiçeğisin Cümle alem duysun sevdamı bilsin Sana tutulmamak elde mi gülüm BIRAKTIN BENİ Aylar yıllar geçti haberin gelmez Matemler içinde bıraktın beni Sen gideli zalim hiç yüzüm gülmez Feryatlar içinde bıraktın beni Dert Haktan gelirdi bana sen verdin Bizi ancak ölüm ayırır derdin Yalanlarla dolu bir yuva kurdun Ellerin oldun da bıraktın beni Hani güneşindim hani ayındım Kıştan sonra gelen ilkbaharındım Servet sevdasına gurbete çıktın Ellerin oldun da bıraktın beni YAR ELLERİMDE Sevdan yüceleşti gönül bağımda Sanki bin bir çiçek var ellerimde Ne yele veririm ne sele seni İstemem buz tutan kar ellerimde Adını anarım günde bin defa Sayende geçiyor her günüm sefa Senden ayrı kalmak çekilmez cefa Dünyayı verseler dar ellerimde Canımdan parçasın kıyamam sana Adadım ömrümü sevgiden yana Aklar sana gelsin karalar bana Yüceldin semaya yar ellerimde AYRILIK Sensiz kırık kanatlarım kollarım Hasretin kor etti yaktı ayrılık Mihnetler içinde geçer yıllarım Bu fani dünyamı yıktı ayrılık Gidişin bağrıma hançer sapladı Üzerimi kara bulut kapladı O an yüreğimde volkan patladı Sonunda çığrından çıktı ayrılık Gülüm idin kopardılar dalımdan Söyle ayrılır mı arı balından Ölüyorum tutanım yok salımdan Sayende kabire tıktı ayrılık GİDERİM Sevdiğim hayatı zehrettin bana Sana kaşlarımı çatar giderim Gülmedi talihim sevgiden yana Derin deryalara batar giderim Bin bir güller derdim verdim eline Kıyamam saçının bir tek teline Neden güzel sözler gelmez diline Ömrümü pazarda satar giderim Sen mi alacaksın son nefesimi Almadım dünyadan hiç hevesimi Bir gün olsun duymadın ki sesimi Zehir'i ballara katar giderim Sapladın hançeri bağrımı yaktın Felaketzedeyim dünyamı yıktın Sonunda sayende canımdan bıktım Topraktan mezara yatar giderim SANA BAKIYOR Perimi melekmisin Kız söyle çiçekmisin Düğünde köçekmisin Alem sana bakıyor Herkes sana bakıyor Dostlar sana bakıyor Küsler sana bakıyor Şıkır şıkır oynarsın Fıkır fıkır kaynarsın Kız hiç mi yorulmassın Alem sana bakıyor Herkes sana bakıyor Dostlar sana bakıyor Küsler sana bakıyor GURBET KUŞLARI Hiç derdimi bilen yok Anlayan yok hallerimi Buraları sevemedim Kapattılar yollarımı Gurbet kuşları Gurbet kuşları Anlayan yok hallerimi Gurbet kuşları Kapattılar yollarımı Yarama tuz bastılar Bir derman bulamadım Feryadımı duyun dağlar Tutmuyor hiç ayaklarım Gurbet kuşları Gurbet kuşları Bir derman bulamadım Gurbet kuşları Gurbet kuşları Tutmuyor hiç ayaklarım NASIL YAŞARIM Bir bakışın yaktı beni Gayrı ben seninle varım Ne olur bırakma beni Ben sensiz nasıl yaşarım Hayat toz pembe görünür Her yer neşeye bürünür Bil ki uğruna ölünür Ben sensiz nasıl yaşarım Canımdan çok sevdim seni Söktün aldın yüreğimi Yalvarırım anla beni Ben sensiz nasıl yaşarım CANIMIN İÇİ Ne çok özlemişim canımın içi Şu kısacık yolu bitiremedim Ömrümü ömrüne katmak isterdim Olmuyor imkansız getiremedim Anlına yazılmış buymuş kaderin Ciğerinde yaran acısı derin Gözümde yaş oldun yanar yüreğim Sellere katıp ta yitiremedim Sen acı çektikçe içim yanıyor Haline baktıkça benzim soluyor Derman ALLAH tandır kuldan olmuyor Derdini alıp ta götüremedim Bu mail adresi spam botlara karşı korumalıdır, görebilmek için Javascript açık olmalıdır
|
|
Son Güncelleme ( Cuma, 06 Haziran 2008 ) |
Strict Standards: Non-static method HTML_content::Navigation() should not be called statically in /www/htdocs/w0088739/besteciler/components/com_content/content.html.php on line 549
< Önceki | Sonraki > |
---|
Strict Standards: Non-static method mosHTML::CloseButton() should not be called statically in /www/htdocs/w0088739/besteciler/components/com_content/content.html.php on line 552
Strict Standards: Non-static method mosHTML::BackButton() should not be called statically in /www/htdocs/w0088739/besteciler/components/com_content/content.html.php on line 555