Strict Standards: Non-static method HTML_content::TOC() should not be called statically in /www/htdocs/w0088739/besteciler/components/com_content/content.html.php on line 525
Ağlarsın
Cemal Safi
Kırdığın kadehte kalan ömrümden,
Ağlarsın içtiğin yılları bilsen.
Hicrinle sararıp solan ömrümden,
Ağlarsın biçtiğin dalları bilsen.
Sefiller gücünü bende sınadı,
Kimi kaçık dedi, kimi bunadı;
Berdûş eleştirdi, sarhoş kınadı,
Ağlarsın düştüğüm dilleri bilsen.
Ar ettim sakladım uğraşlarımı,
Haberdâr etmedim sırdaşlarımı.
Gizlemek isterken gözyaşlarımı,
Ağlarsın seçtiğim yolları bilsen.
Felsefe böyledir dîvânelerde,
Teselli aranır bahanelerde,
Bir kadeh mey için meyhânelerde,
Ağlarsın döktüğüm dilleri bilsen.
Ateşe su dedim göz göre göre,
Aklım zavallıydı duyguma göre,
Bahtına şükretti Mecnûn bin kere,
Ağlarsın düştüğüm çölleri bilsen
Ah Şu Şairliğim
Cemal Safi
Elimle kuyumu kazdırdı bana,
Ah şu şairliğim olmaz olaydı!
Aklına eseni yazdırdı bana,
Bütün sırlarımı aleme yaydı;
Ah şu şairliğim olmaz olaydı! ...
Ona her gün güzel, her hava hoştu,
Sevgisiz hayatın manası boştu,
Gördüğü kısrağın peşinden koştu,
Uslanmak bilmeyen bir deli taydı;
Ah şu şairliğim olmaz olaydı! ...
Evimden barkımdan çözdürdü beni,
İşimden gücümden bezdirdi beni,
Bulutlar üstünde gezdirdi beni,
Bastığım yıldızlar hüsrana kaydı;
Ah şu şairliğim olmaz olaydı! ...
Ak yazımı baht-ı siyah eyledi,
Gençliğime yazık, günah eyledi,
Nerde akşam, orda sabah eyledi,
Serseri hayatı marifet saydı;
Ah şu şairliğim olmaz olaydı! ...
Alnım da açıktı, yüzüm de aktı,
Kimseye verecek hesabım yoktu,
Günah kervanımı pazara çekti,
Yükümde ne varsa, hepsini saydı;
Ah şu şairliğim olmaz olaydı! ...
Hayal aleminde gezmem dese de,
Seni bundan böyle üzmem dese de,
Bu gece, tek hece, yazmam dese de,
Sabaha çıkmadan sözünden caydı;
Ah şu şairliğim olmaz olaydı! .
Ahu Gözlüm.
Söz : Cemal Safi
Müzik : Orhan Gencebay
Ahu gözlüm böyle oyun
Duydum desem yalan olur.
Senden gayrı yare boyun
Eğdim desem yalan olur.
Erdim aşkın değerine,
Yandım derinden derine,
Seni bin leyla yerine,
Koydum desem yalan olur.
Akışlarda bu coşkuyu,
Nakışlarda bu dokuyu,
Çiçeklerde bu kokuyu,
Duydum desem yalan olur.
Vazgeç artık şu kuşkundan,
Ne umarsın bu şaşkından,
Ecel gelse yar aşkından,
Caydım desem yalan olur.
Aciz olmak ne beter şey,
Gene yoksun geldi hey hey,
Her bakışın bir kadeh mey,
Aydım desem yalan olur.
Dile kolay yedi sene,
Son diyorsun öl desene,
Yedi veren gül busene,
Doydum desem yalan olur.
Aklım Almıyor
Cemal Safi
Unutmak sevmekten kolay demiştin
Olmuyor sultanım, kolay olmuyor
Hepsi bir mevsimlik olay demiştin
Dolmuyor sultanım, zaman dolmuyor
Sen gittin kaderim düşman kesildi
Alnına simsiyah mührü basıldı
Bütün aynaların yüzü asıldı
Gülmüyor sultanım sensiz gülmüyor
Ben Allah'tan sonra seni överim
Seninle var oldu benim değerim
Senden başkasını nasıl severim!
Almıyor sultanım, aklım almıyor
Aklım Çıkıyor
Cemal Safi
İçmeden resmine bakamıyorum
Kırılırsın diye aklım çıkıyor
İçince karşına çıkamıyorum
Darılırsın diye aklım çıkıyor
Korkarım derdimi sana dökerken
Utanır gözümden yaşlar akarken
Uzunca yazamam belki okurken
Yorulursun diye aklım çıkıyor
Yakasız gömleği giysem eğnime
Biricik resmini koysam koynuma
Ne zaman geçirsem ipi boynuma
Sarılırsın diye aklım çıkıyor
Her beden bir candan sorumlu sanma
Hey ! Ruhu kalbimi saran muamma
Benim bir kurşunluk işim var amma
Vurulursun diye aklım çıkıyor
Alışamadım
Cemal Safi
Sen geçtin yine ben sınıfta kaldım
Bir türlü yanına ulaşamadım
Sevda sınavından teşekkür aldım
İhanet dersine çalışamadım
Gözlerim kapansa uykusuzluktan
Korkarım hocama saygısızlıktan
Bir örnek istedi duygusuzluktan
Seni diyecektim konuşamadım
Vefasız olmayı bilmedim diye
Adını kalbimden silmedim diye
Okuldan atıldım gülmedim diye
Tebessüm etmeye alışamadım
Almina
Cemal Safi
Son günlerde ne yüzüme bakıyor
Ne bir selam veriyorsun almina
Zahmet edip ne elimi sıkıyor
Ne bir hatır soruyorsun almina
Madem hızlı yaşamayı severdin
Neden bana yar olmaya söz verdin
Cambaz gibi kalpten kalbe tel gerdin
Maceraya yürüyorsun almina
Ben yanarken hasretinin narında
Hoyrat eller bağlar bozdu narında
Ben aklımı uğurlarken uğrunda
Sen sefalar sürüyorsun almina
Seni gözden, seni sözden sakınıp
Sır vermedim dosta senden yakınıp
Hasretinle hergün biraz tükenip
Bittiğimi görüyorsun almina!
Koca bir yaz geçti gülmeden
Ben giderim sen insafa gelmeden
Hayatımla oynuyorsun bilmeden
Günahıma giriyorsun almina
Telaşlanma kastettiysen canıma
Günden güne giriyorsun kanıma
Bir atımlık barut kaldı sonuma
Muradına eriyorsun almina
Ayrılık Nikahı
Cemal Safi
Seni bilmem ama ben kararlıyım
Su garip sevdadan cayalım gitsin
Bu aşkta senden çok ben zararlıyım
Bir kumar oynadık diyelim gitsin
İçimde bir his var benden pes diyor
Olmayan duadan ümit kes diyor
Madem ki bahtımız böyle istiyor
Kaderin emrine uyalım gitsin
Seninle burcumuz tutsaydı keşke
Aslanlar bir başka yengeç bir başka
Yarını olmayan hayırsız aşka
Ayrılık nikahı kıyalım gitsin
Farzet ki bir rüya gördük ikimiz
Gerçekte bu hissi tanımadık biz
Böyle bir masalı yasamadık biz
Bir varmış bir yokmuş sayalım gitsin
Marifet feleğin elinden çıkmış
Dünyada başka bir terzisi yokmuş
Keremi Aslıyı narına yakmış
Ateşten gömleği giyelim gitsin
Tiryaki gönlümde olmasın küskün
Tek sana müptela tek sana düşkün
Ardından bir ağıt yakalım aşkın
Adını elveda koyalım gitsin
Aysuda
Cemal Safi
Senden aşkı öğrenmeye talibim
Okut beni talebenim Aysuda
Kalp hastanım sensin benim tabibim
Acil'deki sıra benim Aysuda
O ne öfke o nasıl kaş çatıştır
Dilersen döv hiddetini yatıştır
Can evini aşkım ile tutuştur
Yakılacak çıra benim Aysuda
Siyah inci yarışırken benimle
Beyaz gülün rekabeti teninle
Nasıl şensem bahtiyarsam seninle
Sensiz bahtı kara benim Aysuda
Gözlerindir mor menekşe toplanan
Dudakların alevlerle kaplanan
Bakışınla yüreğime saplanan
Hançer sensin yara benim Aysuda
Olmaz olsun sarayımız köşkümüz
Dünya değer bizim meyli meşkimiz
Sultan Reşat lirasıysa aşkımız
Yazı sensin tura benim Aysuda
Sevdalının kaybettiği aklıdır
Divanedir ne söylese haklıdır
Defineler viranede saklıdır
Ara beni harabenim Aysuda
Ayşen
Cemal safi
İklimler çileme çare bulmuyor
Mevsimler halimi sormuyor Ayşen
Sakiler derdime derman olmuyor
Şarkılar yaramı sarmıyor Ayşen
İlkbahar, yaz derken hazanım soldu
Murada ermeden miadım doldu
Kalp gözüm, ellere bakar kör oldu
Senden başkasını görmüyor Ayşen
Hasretin tüketti bütün varımı
Seraba döndürdü hülyalarımı
Ne kadar süslesen rüyalarımı
Sabahlar hayıra yormuyor Ayşen
Ağlarsan, matemin yağar geceme
Gülersen, mehtabın doğar geceme
Lale devri geldi gönül bahçeme
Senden gayri çiçek girmiyor Ayşen
Kapattın gönlümün sevinç yönünü
Ümidim görmüyor sensiz önünü
Takvimler bilmiyor dönüş gününü
Saatler vuslatI vurmuyor, Ayşen
Feleğe isyanım arttı gitgide
Gençliğim su gibi aktı gitti de
Ömrümü ellere sebil etti de
Bana bir damlanı vermiyor Ayşen
Ardından çilemem, çağlamam diye
Yas tutup karalar bağlamam diye
Kaç kez and içtiler ağlamam diye
Gözlerim sözünde durmuyor Ayşen
Ey alev yanaklım, volkan dudaklım
Ne bir yalanım var, ne gizlim, ne de saklım
Her şeye erdi de zavallı aklım
Seni unutmaya ermiyor Ayşen
Dostlarım namıma Ferhat dese de
Ruhum aşk elinden imdat dese de
Kör şeytan resmini yırt at dese de
Ellerim bir türlü varmıyor Ayşen
Bakır köyden Mektup Var
Cemal Safi
Sensizdim kendime bir iş aradım,
Baştan savıp asabımı bozdular.
Hatırşinas dostlarıma uğradım,
Sağ olsunlar müdür beye yazdılar.
Müdür bey gerçekten yufka yürekmiş,
İşim inşaatta kazma kürekmiş,
Bir sağlık raporu almam gerekmiş,
Tam teşekkül hastaneye yazdılar.
Yağışlı gözümün hazan çağı da,
Olur olmaz yerde başlar ağıda,
Sinir servisine giden kağıda,
Aklından zoru var diye yazdılar.
Bir saat anlattım tek bir buseni,
Doktorlar efsane sandılar seni,
Belki de alaya aldılar beni,
Belki palavracı diye kızdılar.
Bir ara sensizlik krizim tuttu,
Bilmem ki o anda ne olup bitti.
Hekimler heyeti havale etti,
Acil vak'a Bakırköy’e yazdılar.
Bu çağda bu sevda abes dediler,
Cezası çelikten kafes dediler,
Ben kime ne yaptım,ne istediler,
Bana bu çukuru niye kazdılar.
Burda ne sen varsın, ne de bir iş var,
Üç adım voltalık gidiş geliş var.
En ayıp sözlerle kaplı dört duvar,
Bunca küfrü kime ,niye yazdılar.
Açmak için zahmet etme zarf açık,
Hala bana sevgin varsa birazcık,
Mektubumu alır almaz yola çık,
Gözyaşlarım bir acayip azdılar,
Gözyaşlarım bir acayip azdılar.
Baş Edemezsin
Cemal Safi
İş işten geçmeden ,gel de söz dinle,
Sen benim aşkımla baş edemezsin.
Ben sarhoş gezerken senin derdinle,
Sen kendi gönlünü hoş edemezsin.
Gül sefa sürse de bülbül çilerken,
Bin pişman olmaz mı rengi solarken,
Ben sana dört mevsim bahar dilerken,
Sen benim yazımı kış edemezsin.
Fırtına biçersin ey rüzgar eken,
Borcunu faizle öder geciken,
Sen benim gezdiğim yolları diken,
Yattığım yatağı taş edemezsin.
Gülersin aşığı yedekte sayıp,
Yetmez mi arından verdiğin kayıp,
Kınalı kekliğim elde var deyip,
Sen beni kafeste kuş edemezsin.
Kapılma hayalin renk akışına,
Ağlarsın gerçeğin can yakışına,
Ben kurban olurken bir bakışına,
O canım gözleri yaş edemezsin.
Aklını başına topla da vazgeç,
Beni dinle de vuslata gün seç,
Sen benim elime mecbursun er geç,
Bahtımı Mecnun’a eş edemezsin.
Başkentin Ufkunda
Cemal Safi
Vakit sensiz gecen günün ertesi
Sustu tüm kuşların sen şakrak sesi
Zevk sefa mevsimi, yas neyin nesi
Nedendir matem durup dururken
Titriyor şebnemler, gül üşür gibi
Bülbüller derdimi bölüşür gibi
Hayalin halime gülüşür gibi
Kollarım boşluğu sarıp dururken
Bendim mutluluktan ucan güvercin
Düşler ülkesinden gelen habercin
Avcılardan uzak bir yuva için
Toz pembe hayaller kurup dururken
Gel gör ki kaderin kara yelleri
Yıktı gönlümdeki tüm emelleri
Kapımın ecelin soğuk elleri
Vakitli vakitsiz vurup dururken
Aşk ne imiş görsen de dönsen de geri
Ah! Bir gizli girsen de içeri
Hasretin elinden kanlı hançeri
Üstüme üstüme varıp dururken
Her aksam kaybolup gün batışında
Beni arıyorum senin dışında
Hasta kalbim hala her atışında
Her nefeste seni sorup dururken
İçtim derdalan’ın ilk bardağını
Sıklamen süslerken Elmadağı'nı
Görüyor gibiyim kor dudağını
Başkentin ufkunda durup dururken
Bebeğim
Cemal Safi
Seni bana tutkun gördüm rüyamda
Gençliğine yazık olur bebeğim
Çok gemiler battı gönül deryamda
Senin aşkın kayık olur bebeğim
Çözül benden ne kucakla ne yaklaş
Git ki dinsin göz yaşların kuraklaş
Kıymetini bilmem için uzaklaş
Kaçan balık büyük olur bebeğim
Aşktır beni uslandıran eğiten
Aşktır beni maceradan soğutan
Keyfi için bir yuvayı dağıtan
Bin cefaya layık olur bebeğim
Senden önce kaç gönül'e ekildim
Fidan oldum filizlendim dikildim
Çiçek açtım meyve verdim büküldüm
Olgun başak eğik olur bebeğim
Bekledim
Cemal Safi
Saymadım hasretinle bu kaçıncı yılbaşı
Bir ihtimal de olsa döner diye bekledim
Ne bir demet karanfil ne bir damla gözyaşı
Bir hal hatır sormayı dener diye bekledim
Şu kışta kıyamette ömrüme düşen karda
Bir dostuma uğrayıp ahvalimi sorar da
Belki de bir merhamet duyar da
Yenilmez gururunu yener diye bekledim
Bir yanda gözlerimde ebediyet uykusu
Bir yanda seni son kez görememek korkusu
O güzel ellerinden içersem bir damla su
Bütün ızdıraplarım diner diye bekledim
Perdesiz pencereme şafakla söktüğün an
Gelipte başucumda boynunu büktüğün an
Pınar dudaklarından ismimi döktüğün an
İçimdeki yanardağ söner diye bekledim
Ne sıkmağa gücüm var versen bile elini
Ne sarmağa mecalim var o incecik belini
Alnımda hayal edip o minicik mendilini
Gül kokusu tenime diner diye bekledim
Dudaklarımda tekbir ellerim göğe açık
Sen diye irkilirim ses duysam en ufacık
O mavi gözlerini bir daha son defacık
Dünya gözüyle görmek hüner diye bekledim
Beni Sevmeni İstiyorum
Cemal Safi
Seninle buluşmamız ne kadar zor olsa da,
Senden sadece beni sevmeni istiyorum.
Beş dakika baş başa kalmamız suç olsa da
Senden sadece beni sevmeni istiyorum.
Çağırsam bile gelme,yorulma ne olursun,
Sen üzülme,incinme,kırılma ne olursun,
Beni yanlış anlam,darılma ne olursun,
Senden sadece beni sevmeni istiyorum.
Bir gün bensiz kalsan da benimle yaşamanı,
Aşkımı değerini sır gibi taşımanı,
Nemli bakışlarınla resmimi okşamanı
Senden sadece beni sevmeni istiyorum.
Senden tek dileğim var,özel imtiyaz değil,
Kulun başka bir kula ibadeti farz değil,
Haşa!Yaratan gibi beş vakit namaz değil,
Senden sadece beni sevmeni istiyorum.
Benim
Cemal Safi
Var mı beni içinizde tanıyan
Yaşanmadan çözülmeyen sır benim
Kalmasa da şöhretimi duymayan
Kimliğimi tarif etmek zor benim
Bülbül benim lisanımla ötüştü
Bir gül için can evinden tutuştu
Yüreğime Toroslardan çığ düştü
Yangınımı söndürmedi kar benim
Niceler sultandı kraldı şahtı
Benimle değişti talihi bahtı
Yerle bir eyledim taç ile tahtı
Akıl almaz hünerlerim var benim
Kamil iken cahil ettim alimi
Vahşi iken yahşi ettim zalimi
Yavuz iken zebun ettim Selim’i
Her oyunu bozan gizli zor benim
Yeryüzünde ben ürettim veremi
Lokman Hekim bulamadı çaremi
Aslı için kül eyledim Kerem’i
İbrahim’in atıldığı kor benim
Sebep bazı Leyla bazı Şirin’di
Hatırım için yüce dağlar delindi
Bilek gücüm Ferhat ile bilindi
Kuvvet benim kudret benim fer benim
İlahimle Mevlana’yı döndürdüm
Yunusumla öfkeleri dindirdim
Günahımla çok ocaklar söndürdüm
Mevla'danım hayır benim şer benim
Benim için yaratıldı Muhammet
Benim için yağdırıldı o rahmet
Evliyanın sözündeki muhabbet
Enbiyanın yüzündeki nur benim
Kimsesizim hısmım da yok hasmım da
Görünmezim cismim de yok resmim de
Dil üzmezim tek hece var ismimde
Barınağım gönül denen yer benim
Besmele
Cemal Safi
Hergün biraz daha yoruyor beni
Hasretinle başa çıkamıyorum
Her gece bir yerden vuruyor beni
Sağ salim sabaha çıkamıyorum
Savaşta geçirdim sanki bir ayı
Düşmandan almadım ben bu yarayı
Giderken verdiğin tek sigarayı
Hatıradır diye yakamıyorum
Vicdanın halimi hiç mi sormuyor ?
Küsecek ne yaptım aklım ermiyor !
Zalimsin demeye dilim varmıyor
Tavrına bir isim takamıyorum
Yeter ki mektup yaz canımı dile
Yetmezse uğrunda çektiğim çile
Nazar değer diye resmine bile
Besmele çekmeden bakamıyorum
Bırak Beni Gideyim
Cemal Safi
Aldırma göz yaşıma benim biricik kızım;
Bırak beni gideyim ayrılmadığım yere.
Bir gamlı bülbülüm ki yavruma geçmez nazım;
Neden feryat edeyim duyulmadığım yere?
Madem ki görenlerin ürperdiği yarayım;
Kimden medet umayım,kimden derman arayım?
Bir selamı,çok gören semte neden uğrayım?
Girmem sevilmediğim,sayılmadığım yere
Beni aldatan benim;eşim,dostum bigünah.
Ne gafil serseriyim,bin kere,eyvah!eyvah!
Mecnun etsin de beni,mecbur etmesin Allah
Dönmem insan yerine koyulmadığım yere
Bırakmadın
Cemal Safi
Hasret ettin yaşamaya
Çıkacak yol bırakmadın;
Vebalinini taşımaya
Tutacak kol bırakmadın.
İnandım dost sözüne
Boyun büktüm her nazına
Yıllar var ki el yüzüne
Bakacak hâl bırakmadın
Yaralıysam vuran sensin
Günahıma giren sensin
Umudumu kıran sensin
Tutacak dal bırakmadın
Dudak büktün her soruma
Fesat kattın her yoruma
Kırk yılda bir hayrıma
Çıkacak fal bırakmadın.
Üstümde yok başımda yok
İsim de yok aşım da yok
Yaslanacak taşım da yok
Yatacak çul bırakmadın.
Âlem duydu âvazımı
Küfre yordu niyâzımı
Musâllada namazımı
Kılacak kul bırakmadın...
Bilsen
Cemal Safi
Kırdığın kadehte kalan ömrümden
Ağlarsın içtiğin yılları bilsen
Sayende sararıp solan ömrümden
Ağlarsın biçtiğin dalları bilsen
Bağban eyle dedin beni bağrına
Yanılıp yakılıp uydum çağrına
Bir demet hercai çiçek uğruna
Ağlarsın kırdığın gülleri bilsen
Ateşe su dedim göz göre göre
Aklım zavallıydı duyguma göre
Bahtına şükretti mecnun bin kere
Ağlarsın düştüğüm çölleri bilsen
Ar ettim sakladım uğraşlarımı
Haberdar etmedim sırdaşlarımı
Gizlemek isterken gözyaşlarımı
Ağlarsın seçtiğim yolları bilsen
Sefiller gücünü bende sınadı
Kimi kaçık dedi kimi bunadı
Berduş eleştirdi sarhoş kınadı
Ağlarsın düştüğüm dilleri bilsen
Bilseydim
Cemal Safi
Meydan mı verirdim bu ayrılığa?
Bilseydim bu kadar zor olduğunu.
Bilseydim dünyanın böyle karanlık,
Bilseydim bu kadar dar olduğunu.
Dilimden sıçrayan bir kıvılcımın
Bilseydim bir anda kor olduğunu.
Bilseydim şu anki gönül acımın
Senin yokluğundan var olduğunu
Boyun mu bükmezdim sitem etmene,
Bilseydim sükutun kar olduğunu
Sebep mi olurdum dargın gitmene,
Bilseydim küsünce sır olduğunu
Bilseydim yüzümün dört mevsimi güz,
İçimin ağlayan nar olduğunu
Bilseydim odamın dört duvarı buz,
Sensiz yatağımın kar olduğunu.
Fırsat mı tanırdım bu dargınlığa
Bilseydim bu kadar zor olduğunu.
Bilseydim zindandan daha karanlık,
Bilseydim hücreden dar olduğunu...
Birsen'i Unutamadım
Cemal Safi
Beli daracıktı sırtı açıktı
Yazlık elbiseni unutamadım
Üstünde leylaklar salkım saçaktı
O güzel deseni unutamadım
Bana yavrum derdin kırklı yaşımda
Senden yıllar yılı farklı yaşımda
Sayısız fırtına koptu başımda
Aşkınla eseni unutamadım
Bir kadeh şaraptın gözümde tüten
Aklımı başımdan avare eden
Haramdın diye mi bilmem ki neden ?
O tatlı buseni unutamadım
Kaç afet gönlümü sevdaya saldı
Ne Ah sen, ne Nilsen, saklımda kaldı
Sadece seninki aklımda kaldı;
Nedense Birsen'i unutamadım...
Bulunur
Cemal Safi
Çeker gibi bakma hançeri kından
Senin de canını yakan bulunur
Senin de bir zalim gelir hakkından
Sana da bir kurşun sıkan bulunur
Aşkımın ahıyla tutuşur yakan
Alıcı kuş kadar sürmez fiyakan
Senin de gözünü yaşlı bırakan
Senin de boynunu büken bulunur
Merhamet olmazsa kalp kiracında
Tahtın da kurtarmaz seni tacın da
Bir kara sevdanın darağacında
Seninde ipini çeken bulunur
Çıktı
Cemal Safi
İftira üretip attın üstüme
Vallahi kimseyle alakam yoktu
Nasıl gül koklarsın benim üstüme
Hani kavlimizde intikam yoktu
Sen ettin gönlüme aşk-ı takdimi
Sen çaldım kalbimden ömür nakdimi
Uğrunda vakfettim bütün vaktimi
Aklımdan çıktığın dakikam yoktu
Ben senin üstüne aşk aramadım
Kimseye yalvarıp yakaramadım
İyi hal kağıdı çıkaramadım
Aşığın olmaktan sabıkam çıktı
Sen gittin künyemi araştırdılar
Mazimi sordular soruşturdular
Gönlümün cebini karıştırdılar
Divanen olmaktan vesikam çıktı
|