Strict Standards: Non-static method HTML_content::TOC() should not be called statically in /www/htdocs/w0088739/besteciler/components/com_content/content.html.php on line 525
Ağrı Dağı
Aşık Kerem
Sana derler Ağrı Dağı
Ne yamandır başın senin
Belirsizdir yazın kışın
Hiç tükenmez kışın senin
Rüzgarlara dest olmuşsun
Dertlilere dost olmuşsun
Hep dağlardan üst olmuşsun
Erciyeş'tir eşin senin
Eksik olmaz karın yağar
Bulutlar birbirin kovar
Evvel güneş sana doğar
Cevahirdir taşın senin
Kerem eydir geldim gittim
Şu fani dünyaya nettim
Ululara sual ettim
Kimse bilmez işin senin
Arzuladım Geldim
Aşık Kerem
Arzuladım geldim Karadağ seni
Nedir bu çektiğim elinden senin
Aktı Çeşmim yaşı Ceyhan'a döndü
Acep kimler geçer selinden senin
Dilerim başına samyeli essin
Şu kara bağrını taşçılar kessin
Elvan çiçeklerin yansın tutuşsun
Kimseler kokmasın gülünden senin
Marallarım azgın azgın ayılar
Çeşmelerin derin derin kuyular
Bellerini kessin yad haramiler
Bezirgan geçmesin ilinden senin
Kerem der serinden duman gitmesin
Lale sümbül mor menevşe bitmesin
Bahçenizde yad bülbüller ötmesin
Han Aslı'm geçmiştir yolundan senin
Beydağın Başında
Aşık Kerem
Beydağın başında kar pare pare
Sevda denen derde bulunmaz çare
Lokman Hekim merhem sürse ey olmaz
Haber salın gelsin o nazlı yare
Beydağın başında duman farımaz
Gözlerimden akan yaşım kurumaz
Zelil oldum el alemin içinde
Bundan böyle benim hükmüm yürümez
Beydağın başında konak durulmaz
Geçen kervanlardan haber sorulmaz
Felek beni koydun dert kervanına
Arap at yorulur gönül yorul yorulmaz
Derdimi yüklesem arap atlara
Gözyaşım dökülür yeşil otlara
Felek senin ile bir hesabım var
Beni muhtaç ettin kötü yadlara
Beydağın başında yol var geçilmez
Suları soğuktur yudum içilmez
Felek bunca derdi bana mı verdin
Üç derdim var birbirinden seçilmez
Kerem geldi Beydağ'ını geçmeye
Niyet etti soğuk suyun içmeye
Eğer yol vermezsen Dertli Kerem'e
Ahtım vardır kanatlanıp uçmaya
Bir Bahar Almadım
Aşık Kerem
Bir bahar almadım çeşm-i eladan
Asla kurtulmadım derd ü beladan
Beklerim bir haber gelmez sıladan
Dağlar perde çekmiş aralarımız
Ben bihudum bir dün beni bürümüş
Aradım derdime derman yoğumuş
Derd ü mihnet için ninem doğurmuş
Keşke taş doğuraydı analarımız
Ben Kerem'im elbet yarim bulurum
Korkarım ki gurbet ilde kalırım
İflah olmam ben bu dertten ölürüm
Han Aslı'm giyinsin karalarımız
Bugün Seyre Çıkmış
Aşık Kerem
Bugün seyre çıkmış gördüm bir civan
Yanağına takmış gül gül üstüne
Menevşe sümbüllü bahçeye girmiş
Laleyi kondurmuş sümbül üstüne
Bir kere görünce oldum divane
Ol hilal kaşları benzer kemana
Taramış kakülün dökmüş yer yana
Dağılmış gerdana tel tel üstüne
Zatı bir melektir değildir erden
Ol beyaz gerdanı seçilmez benden
Uğruna geçmişim can ile serden
Gözyaşım döküldü sel sel üstüne
Kerem eder sözüm eyledim beyan
Hun ile gözyaşım eyledi revan
Bazı meclislerde ederler devran
Aşıklar söyleşsin gül gül üstüne
Çiçekler İçinde
Aşık Kerem
Çiçekler İçinde Menevşe Baştır
Güzeli Gösteren Göz İle Kaştır
Gurbete Gidiyom Mektup Ulaştır
Mektup İle Konuşalım Bir Zeman
Şu Dünyada Üç Nesneden Korkarım
Biri Gurbet Bir Ayrılık Bir Ölüm
Hiç Birinden Hasta Gönül Şen Değil
Biri Gurbet Bir Ayrılık Bir Ölüm
Kerem Derki Dağ Üstüne Dağ Olmaz
Ah Çekenin Yüreğinde Yağ Olmaz
Elin Kızı Gelip Sana Yar Olamaz
Varıp Kapısına Kul Olmayınca
Ela Gözlü Dilber
Aşık Kerem
Behey ela gözlü dilber
Hangi bağın gülüsün sen
Seher vaktinde uyanır
Aşığın bülbülüsün sen
İnce belin sıkmış kemer
Yüzüne de düşmüş kamer
Aşıkların senden umar
Bugün beyler beyisin sen
Humasın yüksek uçarsın
Bir bakar gönlüm açarsın
Ben severim sen kaçarsın
Aklın yoktun delisin sen
Severim hakiki yari
Feda kıldım can u teni
Kerem der ki Aslı Han'ı
Cihanın sultanısın sen
Gelme Ecel Gelme
Aşık Kerem
Bir han köşesinde kalmışam hasta
Gözlerim kapıda kulağım seste
Kendim gurbet elde gönlüm heveste
Gelme ecel gelme üç gün ara ver
Üç günden ne çıkar beş gün ara ver
Erzurum dağları duman dildedir
Başım yastıktadır gözüm yoldadır
Aslı hayın yardır adam aldadır
Gelme ecel gelme üç gün ara ver
Üç günden ne çıkar beş gün ara ver
Erzurum dağları kardır geçilmez
Gizli sırdır her adama açılmaz
Ayrılık şerbeti zehir içilmez
Gelme ecel gelme üç gün ara ver
Üç günden ne çıkar beş gün ara ver
Felek sen mi kaldın bana gülecek
Akıttın gözyaşımı kimler silecek
Kerem'e dediler Aslın gelecek
Gelme ecel gelme üç gün ara ver
Üç günden ne çıkar beş gün ara ver
Gider Oldum
Aşık Kerem
Gider oldum eş yarenim derilsin
Hol olsun ekmeği aşı dünyanın
Şimden geri defterimiz dürülsün
Sürmelensin gözü kaşı dünyanın
İsterse bağ olsun düzler ovalar
Şahinler yüksekte yapar yuvalar
İsterse süt olsun bütün deryalar
İsterse var olsun kışı dünyanın
Dertli Kerem der ki dünya fanidir
Nicelerin abdal abdal gezdirir
Kimse bilmez ne zamandan beridir
Hiç hesaba gelmez yaşı dünyanın
Gönül Geçmez Senden
Aşık Kerem
Gönül geçmez senden ey yüz ü mahım
Ölünce severim seni bilmiş ol
Hakkın emri ile Azrail canım
Alınca severim seni bilmiş ol
Rahmet kapısına tutmuşum yüzüm
Hak için söylerim ben her bir sözüm
Sanki musallada halk da namazım
Kılınca severim seni bilmiş ol
Cemalin görünce aklım oldu çak
Hub yaratmış seni ol zatı pak
Mezarım içinde gözlerime hak
Dolunca severim seni bilmiş ol
Kerem der seyrettim halkı cananı
Kişi sevdiğine bulur bahani
Yevmi mahşerde de hakkın divanı
Olunca severim seni bilmiş ol
Hangi Derde Yanayım
Aşık Kerem
Hey ağalar hangi derde yanayım
Yitirdim Aslı'mı gören olmadı
Pervaneler gibi yandım tutuştum
Yandım ateşine soran olmadı
Atıldım atıldım atılamadım
Kırıldı kantarım tartılamadım
Azrail elinden kurtulamadım
Perişan halimden bilen olmadı
Kerem eder ben bu elden giderim
Dostun cemalini seyran ederim
Haktan emir geldi buna ne derim
Aslı Han gibi de yanan olmadı
Ne Kaçarsın Benden
Aşık Kerem
Ne kaçarsın benden ey yüz ü mahım
Seni sever var mı benden ziyade
Ruz-i şeb durmayıp alırsın ahım
Aşığın ağlatma bundan ziyade
Kaşların yay mıdır kirpiğin ok mu
Bir kez ben de sana sarılsam çok mu
Hey zalim göğsünde imanın yok mu
Sana lazım değil benden ziyade
Gel ver muradımı ben de bileyim
Çok ağlattın bugün ben de güleyim
İstersen canım sana kurban olayım
Hünerim yok sana bundan ziyade
Hercaisin gonca gülün kokulmaz
Cevredersin nice hatır yıkılmaz
Kerem der ki mah yüzüne bakılmaz
İnsanı yakarsın günden ziyade
|